birçok şey söyledin yordun suyu ayak bileklerinle
tanımsız kaldı evin ellerinle diktiğin çiçeklerin adını unuttun
unuttun göğsüne devrilen mısraları ezberlemek için çaba da göstermemiştin
senin olanı sana hatırlatan her şeyi unuttun dingin ağaca yasladın sırtını
için devindiriyor bir cenazeyi yasını sürdürüyorsun unuttun bir şeyi unuttuğunu
atmosferden çıktığını düşeyazınca anlıyorsun birikiyor ardında bıraktığın
kar yağmıyor artık sen kirlenmiyorsun ağlasan biraz kamburun çıkacak o kadar
gözlerin büyüyecek bir yıldızla ama içine çekmek zorunda olduğun karanlık
boynuna astığın bulvar devirdiğin kaldırım bu susuz bahçe seninle yürüyecek
hatırlamayacaksın uğruna soyulduğunu bir halkın eliyle adını tekrarlayışlarını unuttun
içinde belirsiz bir arzuyla uyanacaksın her sabah her akşam bir tepede bulmak isteyeceksin kendini
anlam vermeyi unuttun bir top örgü ipisin kedinin tırnaklarına geçirdiği
aynalarda karşılaştığın yüzün içinde yer arayan için başucu kitabın
kadim yalnızlığını karşılıyorsun en yabancı tavrınla
unuttun hatırlamıyorsun gök gürleyince korktuğunu
yalnız bir his başına bela
bir his seni baştan başa yaratmış gibi
bir şey olacak ve sonra bir şey
yiyip bitirse ondan sen kalıyorsun
bir şey
çoktan unuttuğun
Comments